Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mustafa Kemal Atatürk
(Lübnanlı bir yazar Maalouf, 100 yıl önce olan, Mustafa Kemal Atatürk’ün başarısını aşağıdaki gibi anlatıyor kitabında. Gururla aktarıyorum) Osmanlı ordusunun bu subayı galipleri hayır deme cesaretini göstermiştir. Birçokları karşılaştıkları haksızlıklardan yakınırken, Mustafa Kemal Paşa silaha sarılmış, ülkesini işgal eden yabancı birlikleri kovmuş ve diğer güçleri tasarılarını gözden geçirmek zorunda bırakmıştır. Bu ender rastlanan tutum hem yenilmez olarak Ünsalmış düşmanlarına direnme gözüpekliğini sergilemesi, hem de bu savaşından galip çıkması onun meşruiyet kazanmasına yol açmıştır. Kısa süre içinde ulusun kurucusu konumuna gelen eski subayın Türkiye’yi ve türkleri istediği gibi yeniden biçimlendirmek için uzun süreli bir gücü vardır artık. Azimle işe koyulur. Osmanlı hanedanına son verir, halifeliği kaldırır, din ile devlet işlerini birbirinden ayırır, sıkı bir laik sistem kurar, halkından Avrupalılaşmasını ister, Arap alfabesinin yerine Latin alfabesini koyar, erkeklerin sakal tıraşı olmasını, kadınların peçelerini çıkarmasını zorunlu kılar, kendi başındaki geleneksel başlık yerine batı tarzı büyük bir Şapka kullanmaya başlar.  Gururla aktardım bu satırları size. Binlerce kilometre uzaktaki Lübnanlı yazar ATATÜRK’ten övgüvle bahsediyor. Dünya tarihine geçtiğini anlatıyor.
Sayfa 81
Eski zamanlara, şimdiki davranışlarımız göz önünde bulundurulduğunda, hiç de haklı sayılmayacak bir küçümsemeyle bakıyoruz.
Sayfa 56
Reklam
Çocuk kendisini evlat edinen bir anne ile üvey anne arasındaki farkı bilir. Halklarda kurtarıcılar ile işgalciler arasındaki farkı bilir.
Sayfa 47
dualarım yükseliyor sana doğru, sen ki onca uzaktasın şimdi benden
ozan,yalnızca senin dizelerinin aynasında güzelim ben.
ben çocukluğumu anımsıyorum,ama çocukluğumun dünyasındaki her şey unuttu beni.
Reklam
Farklı insan topluluklarının birlikte yaşamasının her gün biraz daha güçleştiği ve demokrasinin sürekli kimlik pazarlıklarına bağlı olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Sayfa 21
Geçmişin geçmiş olması için, zamanın geçmesi yetmez.
Amin Maalouf, O kadar haklısın ki…
“Bu yüzyılda bizleri tehdit eden bütün tehlikeler arasında bugün en çok öne çıkan, üstünde en çok araştırma yapılan ve en çok belge toplanan konu, küresel ısınmanın yarattığı tehlike; her şey bunun, gelecek on yıllarda, henüz büyüklükleri tam olarak ölçülemeyen felaketlere yol açacağını düşünmeye sevk ediyor bizi; denizlerin seviyesi metrelerce yükselip yüz milyonlarca insanın yaşadığı birçok liman kentini ve kıyı bölgesini sular altında bırakabilir; buzulların yok olması ve yağış düzeninin değişmesi nedeniyle, önemli nehirler kuruyabilir, ki bu da ülkelerin çölleşmesine yol açar. İklimde yaşanacak böylesi bir değişikliğin yol açacağı trajediler, toplu göçler, kanlı savaşlar akla geliyor ister istemez. Üstelik bu değişim, uzak ve belirsiz bir gelecekte gerçekleşecekmiş gibi de durmuyor. Çocuklarımızın ve torunlarımızın yaşamının bundan dramatik biçimde etkileneceğini şimdiden biliyoruz; 20. yüzyılın ikinci yarısında doğmuş olan kuşakların da bunun sıkıntısını çekmeleri olası.”
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.